““Şölen” Üstüne Birkaç SözEskiden Symposion’u her okuyuşumda bir hal olurdu bana, ürperir, sarsılır, hele Alkibiades’in söylediği Sokrates övgüsüne geldim mi, büsbütün coşardım. Neden? diyesorardım kendi kendime. Neden böyle duygulanıyorum bu esere? Eflatun’un en güzel eseri mi Symposion? Değil. Sokrates’in Savunması var, koca Devlet var. Onlar da Symposion kadar güzel, derin, ufuklar açıcı. Şimdi Symposion’u Sabahattin Eyüboğlu ile dilimize çevirirken baktım ki, yalnız ben değilmişim duygulanan, Symposion benim kadar arkadaşımı da sardı. Sebebini de anlar gibi oldum artık.Symposion’un sonunda sevgiye bütün övgüler bittikten, misafirlerin çoğu gidip, kalanlar da uykuya daldıktan sonra, Sokrates, Agathon ve Aristophanes başbaşa kalırlar, tragedya ve komedyadan söz açarlar. Öyle ya, Agathon Atina’nın en genç tragedya şairi, anlatılan toplantıya vesile Devamını Göster